TESBİHİN YERİ

Tespih değil tesbih'tir doğru yazımı ve kelimenin aslı. Tesbih; "s-b-h" kökünden arapça fiilin nesne halidir. Saymak, sayarak anmak basit anlamı da var olduğu kabul edilen, Allah'ı ululamak, onu tüm eksik ve kusurlardan tenzih etmek anlamı taşır özünde. Ayırmak, yüceltmek manasına da gelir aynı zamanda.
Her bir tesbih tanesi bir kez anmak demektir yani.
Tesbih, İslamî alışkanlıklardan biridir.
Allah'ın sıfatlarını tesbih ederken sayı saymak için kullanılan ve 33 veya katları kadar boncuk tanesinin ipe dizilmesiyle meydana gelen halkaya denir. Pek çok dinde kullanılır.
Din dışında stres atmak için çevrilir. Tesbihin 11, 33 ve 99 taneli olanları Müslümanlar,
108 taneli olanı Budistler tarafından kullanılır. Tespihin ucundaki parçaya imame denir.
Tahminlere göre Müslümanlar tesbihi Budistlerden almışlar. Hıristiyanlar da Müslümanlardan Avrupa'ya. Papa V. Pius, 1596'da yazdığı yazısında, Dominikus'un 1221 yılında Avrupa'ya tespihi getirdiğini yazmıştı.
İlk Hristiyan tesbihleri 33 taneli olup bu 33 tane İsa Mesih'in bu dünyada 33 yıl ömür sürmesini hatırlattığı için kutsal sayılmıştır (33 sayısı ile ilgili olarak bkz. Baal).
İslamiyetin ilk yıllarında Müslümanlar tespih yerine el içinde parmaklarını sayarlarmış.
Ancak Muhammed hiç kullanmamıştır. Ebu Bekir döneminde ilk defa kullanıldığı sanılıyor.
"Tesbih çekmek" namazı tamamlayan bir ayrıntı olarak önemlidir. Ancak birçok Müslüman bu sayıyı tesbih taneleri ile değil, parmakları ile belirlemektedir. Tesbih günümüzde takı olarak da can sıkıntısını gidermek için de kullanılmaktadır.